10 Mart 2011 Perşembe

Doğalgazın yüzde 97'sini ithal ediyoruz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'nin ham petrolün yüzde 93'ünü, doğalgazın yüzde 97'sini ithal ettiğini belirterek, ''Hükümetimiz zamanında arama faaliyetleri 12 kat arttı. Denizde, karada, her yerde arıyoruz'' dedi.

Yıldız, son 10 yılda özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla ''yatırım yapan, taşın üstüne taş koyan herkesin hizmetkarı olacağız'' dediklerini söyledi.

Ülkenin idare edilmesine irade koyan yapının, Başbakan Erdoğan ile başlayıp devletin ve hizmetin her kademesinden bulunan kişilere varıncaya kadar katkısı olan bir iş olduğunu ifade eden Yıldız, şöyle devam etti:

''Düşünün dağın başına geliyorsunuz, buradan kömür elde edeceksiniz, yer altına gireceksiniz ve yer üstünde binalar yapacaksınız. Bununla alakalı enerji santralleri kuracaksınız, satacaksınız, bürokrasisini yapacaksınız. Birçok badireden geçiyorsunuz. Özellikle bu yüzden AK Parti hükümetleri zamanında yapılan işlemlerde biz özel sektörle büyümeyi ön plana koymuş bir anlayış olarak özel sektörün önündeki taşı, tümseği alıp temizlemekle biz kendimizi görevli addediyoruz.

Türkiye artık büyüyor, gelişiyor ve değişiyor. Bunu karşılayabilecek enerji yatırımlarının özellikle biz yerli olanıyla, yenilenebilir olanıyla ön planda ilgileniyoruz. Nedir, yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları? İşte kömür. Yerli, yurt dışından ithal etmiyoruz. Allah bize birçok dağın altında, birçok toprağın altında bunu vermiş. Biz de bunları MTA ile TKİ ile Eti Holding ve bütün maden işletmeleriyle bütün kurum ve kuruluşlarla beraber öncelikle etütlerini yapıyoruz, yerlerini tespit ediyoruz, sonra özel sektöre, yatırımcıya ihale ediyoruz. Bunların içerisinde jeotermal kaynaklar var, yani buhar, yani sıcak su. Rüzgar var, dışarıdan almamıza gerek yok. Su var, bunlara hidroelektrik santral diyoruz. Güneş var, havanın her değişiminde para kazanma imkanımız var.''

MADENCİLİKTE 2023 YILI HEDEFİ
Yıldız, 8 yıl önce 235 milyar dolar olan Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasılasının (GSMH) şimdi bunun üç katına çıktığını anımsatarak, bunu yurt dışına gittiklerinde kendilerine gösterilen itibardan anladıklarını belirtti.

Cumhuriyet'in kuruluşunun 100. yılı olan 2023 yılında tüm kaynakları hemen hemen iki katına çıkarmayı, o gün girmedikleri yerli kaynak kalmamış olmasını hedeflediklerine işaret eden Yıldız, ''(Ya burada da kömür vardı, biz bunu unuttuk, bir köşede kalmış) dediğimiz yer kalmayacak. Her bir yerli kaynağımızı son damlası kalıncaya kadar kullanacağız. Yerli kaynak olarak Türkiye'nin üretimini aşmış olacağız. Başbakanımız bize bir talimatı verdi. Türkiye'nin büyümesini karşılayacak olan bütün enerji kaynaklarını, öncelikle Türkiye'deki bütün kaynaklarımızı ortaya çıkaracağız. Biz bu hedef, misyon ve vizyon doğrultusunda inşallah yolumuza devam ediyoruz, yürüyoruz ve hatta koşuyoruz.''

Yıldız, Türkiye'de 8 yıl önce özel sektörün üretimdeki payının yüzde 34'lerde olduğuna, şu anda yüzde 52'ye yükseldiğine işaret ederek, 3-4 yıl içerisinde bunu yüzde 75'lere çıkaracaklarını dile getirdi.

''DENİZDE, KARADA, HER YERDE ARIYORUZ''
Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Yıldız, Türkiye'nin ham petrolün yüzde 93'ünü, doğalgazın yüzde 97'sini ithal ettiğini bildirdi. İthal edilen kaynakların yerli kaynaklar haline gelmesi için arama faaliyetlerini artırdıklarını vurgulayan Yıldız, ''Hükümetimiz zamanında arama faaliyetleri 12 kat arttı. Denizde, karada, her yerde arıyoruz'' dedi.

Bakan Yıldız, Mısır, Tunus, Libya gibi ülkelerdeki olayların dünyada petrolün arz ve talebiyle ilgili değişiklik oluşturmadığını söyledi. Dünyada petrol bulamayan bir müşteri olmadığını ifade eden Yıldız, ''Herhangi bir ülke bunun arzıyla ilgili bir sıkıntı yaşamıyor. Bölgedeki olaylar sonlandıktan sonra bu spekülatif fiyat artışının geri döneceğine inanıyorum. Çünkü fiyat artışı üreticiye de yaramıyor'' diye konuştu.


YERLİ KAYNAKLARIN HAREKETE GEÇİRİLMESİ LAZIM
Bakan Yıldız, Türkiye'nin enerji politikaları ve stratejilerinin en önemli ayaklarından birinin, yerli kaynakların öncelikle harekete geçirilmesi olduğunu anlattı.

Petrol ve doğalgaz girdilerinin arttığı şu günlerde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla önem kazandığına işaret eden Yıldız, şunları kaydetti:

''Dünyada bir eğilim başgösterdi. Paradan daha değerli emtiaların, bizzat malın, bizzat madenin kendisinin değerli olduğu bir ortama doğru gidiyoruz. Çok eskiler bilirler. Barter sistemi dediğimiz nohutla fasulyenin yer değiştirdiği, ancak ticari malzeme olarak ikisinin yer değiştirdiği ortam vardı. Dünya artık yeni eğilimlerle aynen bu noktaya gidiyor. Metallerin yer değiştirdiği, paranın bir noktadan sonra geçmediği bir dünyaya doğru ilerliyoruz.

O yüzden 7 tane ayrı ocakta burada çıkarılan kromun işlenmesiyle beraber dünya piyasalarında ve Türkiye'deki ihtiyaçlarında kullanılmasının çok önemli ve değerli olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Çünkü Türkiye gelişiyor, değişiyor ve büyüyor.''

Ak Parti iktidarından önce 2002 yılında 314 bin ton civarında olan krom üretiminin, 8 yıl içerisinde 6 milyon 240 bin tona çıktığını bildiren Bakan Yıldız, ''Milyonlarca yılda oluşan bu madenler son 4-5 yılda oluşmadı. Ne oldu bu kadar hareketlendi ortam? Türkiye'de ister madencilik, sağlık, ister tarım, ister enerji, hangi sektör olursa olsun bütün sektörlerin başında siyasi istikrar gelir. Bir ülkede bir şey üretmek, siyasi istikrar olmadan olmaz. Buna ne kamunun ne de özel sektörün mecali olur. Kendisinde bu istekliliği, bu şevki görmez'' diye konuştu.

AA


View the original article here


This post was made using the Auto Blogging Software from WebMagnates.org This line will not appear when posts are made after activating the software to full version.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder